gold aksesuar

logo

e-ticaret paketleri

SINAVA GİDERKEN STRESİNİZİ  EVDE BIRAKMAYI UNUTMAYIN

SINAVA GİDERKEN STRESİNİZİ  EVDE BIRAKMAYI UNUTMAYIN

 İnsanoğlu var olduğu günden beri sınamış ve sınanmıştır. Hatta hayat , bir sınav olarak adlandırılmıştır. “Hayat bir sınavdır” sözü bu durumu  ifade etmektedir. Bu demektir ki biz de var olduğumuz sürece sınavlarla karşı karşıya kalacağız. İnsan olmamızın gereği bu.

 Sınav bir güçtür. Daha iyiye daha güzele sınavlar neticesinde ulaşmışızdır. Bunun için sınavın mağlubu yoktur. Kazananda, kaybedende kazanmıştır.

          Hayatta karşılaştıklarımız bizzat iyi veya bizzat kötü değildirler. Bu durumlar karşısında neler hissettiğimiz onları nasıl algıladığımıza bağlıdır. Eğer ulaşmak istediğimiz durumla şu anki durumumuz arasında bir uçurum olduğunu düşünüyorsak bu durum vucüdumuzda gerginliğe yolaçar. Burada  organızma kendisinin koyduğu hedefe ulaşamama ihtimalini bir tehlike olarak algılamıştır.  Bu sıra dışı  tepkiler bizi sıradışı davranmaya zorlar ve dolayısıyla “korktuğumuz başımıza” gelmiş olur. İnsan ne olacağını umuyorsa genellikle o olur.

          Evet, sınavların mağlubu yoktur ama stresini kontrol edebilenler her zaman bir adım öndedirler. Her sınavda olduğu gibi önümüzdeki ÖSS sınavında da stresini kontrol edebilenler önde olacaklardır. Diğer öğrenciler stresle boğuşurken onlar sorularla olan birlikteliklerini kutlayacaklardır. Bu birliktelikten doğan çocuğa üniversite diyecekler. Bir adım geride olanlarsa şanslarını bekleyecekler.

          Öğrenciler, işi şansa bırakmayın stresinizi kontrol etmeye bakın. Stresi önlemenizin birinci yolu, sınavı olduğu gibi görmenizdir. Bu sizin son şansınız değil, sadece önünüze çıkan fırsatlardan bir fırsattır. İçinizdeki gücünüzü son şansınız olma yolunda kullanmayın. “Bir dilim ekmeğin sizin için anlamı aç olup olmamanıza bağlıdır.” Bir durumun stresli olup olmadığına siz karar verirsiniz. Sınavı, bilginizin bir kısmını ölçen bir araç değilde, kişiliğinizin ölçütü ve son şansınız olarak görmeniz sizi strese sokar. Unutmayın! Her zaman “Bir seçenek daha vardır”.

Stresi önlemenizin ikinci bir yolu ise iyi bir kahvaltı yapmanızdır. Bir akşam önceden tadına baktığınız menüyü sofranıza koyun ve afiyetle yiyin. Bu menüda biraz “ bugün son şansımı kullanacağım bir gün değil büyük bir fırsat günü. Bugün hayatımda bir fırsat günü.” biraz “Oldukça rahatım, başaracağım. .” biraz da “İşte beklediğim gün geldi. Şimdi sınava gireceğim ve çok iyi bir kağıt vereceğim.” gibi vitamin değeri yüksek gıdalar olacak. Menünün hepsini bitirmeyin bırazını yanınıza alın. Sınav yerine giderken serviste ve sınavda da atıştırın. Korkmayın hiçbir yan tesiri olmaz. Atıştıra bildiğiniz kadar atıştırın. Stresten kurtulmalı mısınız? Hayir. Asla –meli –malılara yer yok. Daima olumlu sözcükler kullanın.  “Bir insan bir işi başarıyorsa sizde başarabilirsiniz.” Aynanın karşısına geçin ve  gülümseyin.

          Sınava girerken oldukça rahat olduğunuzu ve başaracağınızı düşünün. Arkadaşlarınızla tokalaşarak bir birinize şans dileyin. Masanıza oturduğunuzda hafiften egzersiz yapın. Ellerinizi serbest bırakarak sallayın. Boynunuzu sağa sola bükün. Üç defa derin derin nefes alın. Nefesinizi bırakırken tüm stresinizin nefesinizle beraber dışarı çıktığını düşünün. İçinizdeki çocuğun başını okşayarak; “İşte beklediğin gün geldi. Şimdi çalışmaların meyvesini verecek” diyerek ona gülümseyin. Etrafta toz toprak savruluyor mu? Gözlüklerinizi takın ve bu anın keyfine varın. Bu anı bir daha yakalayamayabilirsiniz (çünkü sınavı kazanacaksınız). Başınızı kaldırın ve etrafınıza yukardan bakarak onlara gülümseyin. İçinizde ki ses “Stresten kurtuluyorum, stresimi yeniyorum” diye terennüm etsin. “Hayat bir oyundur” kuralına uyun.Rahat bir ortamda bulmaca çözdüğünüzü ya da kazandığınız sınavın sorularına eğlenmek için baktığınızı hayal edin. Dikkat edin korkularınız tutkularınızın önüne geçmesin.

          Sınava başladıktan sonra geçmiş ve geleceği unutun. Geçmiş ve gelecek sadece zihinlerimizdedir. Geçmişi değiştiremeyiz. Gelecek gelse bile bizim zannettiğimiz gibi gelmez. Bırakın bunları, sadece şimdi ve burada olanla ilgilenin. Sınav esnasında soruların cevaplarını düşünün. annenize, babanıza, arkadaşlarınıza ne diyeceğinizi değil. Kendinize yapacağınız en büyük kötülük, kendinize acımanızdır. Bu direncinizi ve kendinize güveninizi kırar. Yapmalıyım,etmeliyim sözlerinden sakının. Bunlar kendinize olan saygınızı azaltan ve yapma gereği duyduğunuz sizden yapılması istenilen şeyleri temsil eder. Eğer sizi sınavdaki başarınızdan dolayı seveceklerse bırakın sevmesinler. Sınavdaki başarınızın sizin kişiliğinizin önüne geçmesine izin vermeyin.

          İlk soruları yapamadınız mı? İlerde çok iyi bildiğiniz sorular var. Şu anda hatırlayamadınız ama ikinci turda hatırlayacaksınız. Bu soruyu işaretleyin ve geçin. Siz diğer soruları yaparken gizli beyniniz bu soruları çözecektir. Geri döndüğünüzde “Hah işte buldum” dediğinizi duyacaksınız. Soruları çözerken daha çok, daha iyi, daha çabuk değil tadına vara vara çözün. Hep bu anı beklemediniz mi? O halde keyfini çıkarın. Önemli olan çok yapmak değil doğru yapmaktır. Zaman sizin lehinize çalışıyor. Ne olursa güzel olacak. Mükemmel değilsiniz ama yeganesiniz.  Zihninizi başka şeylerle meşgul ederek enerjinizi boşa harcamayın. Tam bir kalple çözün soruları. Ne kadar az bilirseniz bilin harekete geçmeniz kişisel gücünüzü arttırır. Suya düşünce değil suda kalınca boğulursunuz. Asla pes etmeyin bi daha, bi daha, bi daha deneyin. Siz düşündüğünüzden daha fazlasınız.

          Strese kapıldığınız da stresinizle mücadele etmeyin. Durumu kabul edin. Sonra da atağa geçin. Elinizi masanın ayağına tutun ve stresinizin akıp gittiğini, topraklandığını hayal edin. Yumruğunuzu sıkın ve kızıl elmanızı(istediğiniz bölüm) görün. Ne yapmak istiyorum? Beni ne heyecanlandırıyor? diye kendinize sorun. Sizi heyecanlandıran şeyi bir sinek olarak sembolleştirin ve “bundan mı korkuyorum” diyerek sineği öldürün. Stroebel’in sakinleşme Refleksi’ni de kullanabilirsiniz. Gözlerinizi yumun ve “Canlı zihin, sakin vucüt” diyin. Sonra dudaklarınızda ki gözlerinizde ki tebessümü görün. Daha sonra da derince nefes alın ve nefesinizle beraber stresinizinde gittiğini, sakinleştiğinizi hayal edin. Bir çocuğu tebessüm ederken görün. Sakinleşmiş, dinlenmiş olarak tekrar soruları çözmeye başlayın. Korkmayın saatler sizin lehinize işliyor. Stresinizin çıkıp gitmesiyle kalmadınız aynı zamanda dinlendiniz de. Her şeyde bir hayır vardır.

          Sınava giderken stresinizin bir kısmını evde bırakmayı unutmayın. Enerjinizi istemediğiniz bir şeyi engellemek için değil istediğiniz şeyin gerçekleşmesi için kullanın. Stress oluşturacak durumu önceden tahmin etmeniz işinizi kolaylaştıracaktır. Kendinize en büyük iyiliği ancak içinizdeki   çocuğun başını okşayarak yapabilirsiniz. Sınavda az stressli bol oyuncaklı sorularla karşılaşmanız dileğiyle…

Etiketler:
#

SENDE YORUM YAZ