YENİDEN KUR’ANA DÖNÜŞ 

Aziz müminler. Asil müslümanlar. Rabbül’alemin olan cenabı hak teale ve tekaddes hazretleri,Adem(A.S)’ı yarattığı zaman dünya Adem(a.s) a şöyle seslenmiştir:

Ey  Adem benim ihtiyarlık zamanıma denk geldin .Ömrümün son anlarını yaşıyorum

     Aziz.Müminler, bundan binlerce sene evvel ömrünün son anlarını yaşayan dünya acaba bugün hangi demlerini yaşıyor?

Kıyamet zilinin her an kapımızı çalması muhtemelken,bugün alemi islam ne ile meşgul oluyor?

İslamın haricinde ne varsa onunla meşgul oluyor.İslami mevzuların haricinde ne varsa onunla meşgul ediliyor.

     Müslümanlar!Bizim  yaşadığımız memleketlerde namaz kılmayanlar, oruç tutmayanlar ya  elle gösterilir veya hiç gösterilemezdi.

Biz niçin yaratıldığını bilen,yaratılma gayesinden asla dışarıya çıkmayan bir millettik.Hedefimiz,gayemiz yalnız ve yalnız cenabı hakkın rızası idi.Bu hedef ve gayeden ötürüdür ki İstanbul fatihi Sultan Mehmet han cihada çıktığı zaman karşısında atlas okyanusunu görmüş,atını dizlerine kadar denize sürerek kılıcını çıkarmış ve şahit ol ya Rabbi!Eğer karşıma şu uçsuz bucaksız derya çıkmasaydı,senin dinin islamı daha da ileri götürecektim, demiştir.

     Ama bugün bir sürü neyidüğü belirsizler türedi.Benim milletimi Allah dan uzaklaştırdılar.Benim neslimi On sekiz bin alem kendisi hürmetine yaratılan Muhammed Mustafa(s.a) düşmanı yaptılar.Muhammet de kimmiş,bin dörtsüz sene evvel geldi vazifesini yaptı defolup gitti diyen bir nesil meydana getirdiler.

Müslümanlar kendi aralarında utanmadan alenen günah işleyebilecek bir hale geldiler.

İstanbul’u,ecdadının her köşesini kanlarıyla suladığı ,her köşesi burcu ,burcu şehit kokan ecdadımın islambol hale getirdiği güzelim İstanbul’umuzu,tekrar,isyanbol hale getirdiler.

Taksim meydanına çıkın bakın ,adım başı fuhuş yapılıyor ,adım başı zina ediliyor, adım başı günah işleniyor.Müslümanlar kendi aralarında utanmadan sıkılmadan, haya etmeden her türlü rezaleti irtikab ediyorlar.

     Müthiş bir karanlık,korkunç bir zulmete doğru almış başını gidiyor alemi islam. Müslümanlar!Günlerce ,sıcaktan kavrulmuş,parça ,parça olmuş, suya hasret toprak misali olan alemi islamın suya kavuşması,bütün zerratını ilahi nur ve feyizle doldurup yeniden can bulması için,Allah’ını bilen,peygamberini seven,vatanı ve milleti için canını verecek bir nesil yetiştirelim.Bu nesli yetiştirmek demek,onları yalnız dünyevi mekteplerde okutmak,bir takım üniversitelerden,fakültelerden mezun etmek demek olmadığını aklımızdan çıkarmayalım.Onları Kur’an’ın nuru ile islamın nuru ile yoğuralım.Hem dünyalarını öğretelim,hem ukbalarını öğretelim.Öğretelim ki yevmi kıyamette,cenabı hak,kulum! islam sönmeye yüz tuttuğu zamanlarda sen islama hizmet namına ne yapıyordun, dediği zaman,hiç olmazsa;Allah’ım o zamanlarda senin dinini yaşıyor ,evlatlarımı da Kur’an’ın nuru ile nurlandırıyordum,diyebilelim.

     Bakınız durumun vahametini cihan güneşi fahri kainat(s.v) ne dehşetli izah ediyorlar.Buyurmuşlar ki:

                                                                                                                Bir millet, müslüman bir millet kendi aralarında sıkılmadan, haya etmeden,edepsizce günah işleyebiliyorlar,içlerinden birisi çıkıp,ayıptır günahtır vebaldir dediği zaman,aman,aman ne yapıyorsun,yobazlık yapıyorsun,medeniyet var,çağdaşlık var diyerek ,hemen susturuluyorsa,müslümanlar her türlü ithamlara maruz kalıyor,fasıklar ortalıkta cirit atıyorsa   

                                                                         Cenabı hakkın kendilerine bela edeceği bir azabı

bir felaketi beklemeye koyulsunlar.

     Onun için müminler sizi yeniden islami imana davet ediyorum.Pazarlıksız,tereddütsüz yeniden kur’ana teslim olmaya davet ediyorum.Yalnız ve yalnız gayenizin,idealinizin cenabı hakkın rızası olmasına davet ediyorum.Bu davetleri sadece ben değil ,zerresinden kürresine bütün mevcudat, bütün mahlukat yapıyor.Bu davetlere kulak veriniz bu davetlere icabet ediniz.

…ve kim olduğunuzu asla unutmayınız.Bakınız bizim kim olduğumuzu Rabbül’alemin ne güzel izah ediyor.Buyuruyorlar ki;Ey ümmeti Muhammet!Siz ümmetlerin en hayırlı olanısınız.Çünkü siz iyiliği emreder kötülükten nehyedirsiniz.Çünki siz Allah’a inanıyorsunuz.

     O halde müminler kimin dostu kimin düşmanı olduğumuzu iyi bilelim.Dostlarımıza dostça davranıp bunu yalnızca sözlerimizle değil hareketlerimizle de isbat edelim. 

Dökülen hazan yaprakları gibi ömür bahçesinin gülleri sona ermeden ecele hazırlıklı olalım.Düşmanlarımızı iyi tanıyıp düşmanlarımıza karşı tedbirli olalım.Dostluk bahçesinden sadet gülleri derlemeyi unutmayalım.   …ve bilelim ki Allah veli kulları ile beraberdir.Akıbet yalnız müttekıyler içindir.

Etiketler: islamiyet » kuran